Yetişkinler olarak bizler sorunlarımızı kelimeler ile arkadaşlarımıza veya terapistimize ifade ettiğimizde bu konuşma bizi rahatlatır. Fakat çocuklar özellikle kendilerini zorlayan konuları, biz yetişkinler gibi söze dökmekte zorluk yaşarlar. Oyun terapisi tam da bu noktada, çocuklara düşünce ve duygularını kendilerini en doğal ifade etme şekli olan oyun ile iletme şansı veriyor.
“Kuşlar uçar, balıklar yüzer ve çocuklar oyun oynar…” Garry L. Landreth
Oyun terapisi bilişsel, davranışsal ve duygusal zorlukları ele almak için güçlü bir araçtır. Oyun terapisinde temel hedef, çocuğun zorlandığı yaşantıları daha iyi anlamasını ve hayatın zorluklarıyla daha iyi başa çıkabilmek için kendi gücüne inanmasını sağlamaktır. Bu hedef, terapistin çocuğun kendi hızında sorunlarını dile getirmesine saygı duyması, terapi süreci boyunca çocuğun her düşünce, duygu ve neredeyse her davranışını kabul etmesi ile oluşacak olan güven ilişkisi ile gerçekleştirilir. Terapi odasında çocuğa sağlanan bu özgürlük, kabul ve güven, çocuğun problemlerini en iyi bildiği dil olan oyun dili ile çalışmasını ve yeni becerilerini pratik ettiği bir süreci deneyimlemesini sağlar. Çocuklar oyun terapisinin yardımıyla kendilerine saygı duymayı, duygularını anlamlandırmayı, yaptıkları seçimlerin sorumluluklarını almayı, kendilerini kontrol etmeyi, problemler karşısında kendi çözümlerini üretebilmeyi ve bu konuda kendilerine güvenmeyi öğrenirler.
Ebeveyn Olarak Oyun Terapisi Sürecinde Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar Vardır
Terapist, oyun terapisi boyunca, ilerlemeleri ve sizin gözlemlerinizi konuşmak üzere sizinle de düzenli olarak görüşüyor olacaktır. Çocuğunuzdaki değişimleri en iyi sizin gözlemleyebileceğiniz ve onu en iyi sizin tanıdığınız göz önüne alındığında, terapist ile görüşmeleriniz terapi sürecinin her aşamasında çok önemli katkılar sağlayacaktır. Sorularınızı ve paylamak istediğiniz konuları terapist ile konuşmaktan çekinmemelisiniz. Fakat çocuğun terapi saatini kendisi ve terapist arasında özel bir zaman olarak görmesi, terapist ile olan güven ilişkisi ve kendini özgür hissetmesi açısından oldukça önemlidir. Bu yüzden çocuğunuzun terapiden çıktıktan sonra yaptığı her şeyi sizinle paylaşmak zorunda hissetmediğinden emin olun. Çocuğunuz terapi hakkında konuşma başlatırsa anlatmasına izin verin fakat konuşmama özgürlüğü de onun elinde olsun. Bu onun kendine güvenini de arttıracaktır. Son olarak, çocuğun terapiye güvenmesi ve sorunlarını ortaya koyarak bunları çözüme kavuşturmadaki çabaları için seansların tutarlılığı ve devamlılığı büyük önem taşır.
Psikolog Kübra Salman
Oyun terapisi; çocukların var olan problemlerini, bilişsel, motor gelişimi ve duygusal çatışmalarını çözümlemeyi amaçlayan bir yöntemdir. Bu yöntem herhangi bir birey ile oynanan oyundan farklıdır. Bu terapi ekolünde; çocuklar kendilerini oyun içindeki roller ve bedensel tepkileriyle ifade ederler. Bu sayede çocuğun problemleri; duygu ve tutumları keşfedilerek, onun oyun içinde bu problemlerle doğru şekilde yüzleştirilmesi ve sorunların çözüme kavuşturulması amaçlanır.
Oyun terapisi 3 – 13 yaş arası çocuklar için uygundur. Psikolojik rahatsızlığın nedenine göre bazen ergenlik ve yetişkinlikte de bu yöntem uygulanabilir.