Terapötik İlişki ve Önemi

Terapötik ilişki

Terapötik ilişki

İlişkiler, bireylerin bağlantı kurmasına yarayan en önemli unsurdur. Aynı zamanda ilişkiler, insan hayatına yön vererek hayatı kökünden değiştirebilecek güce sahiptir. Sosyal hayatımızda yer edinen ilişkilerimiz aynı zamanda profesyonel hayatımızda da önemli bir büyüklüğe sahiptir. İlişkilerin pek çok çeşidi vardır ve bunlardan biri arkadaşlarımız veya ailemiz ile kurduğumuz sosyal ilişkidir. Bu ilişki türü duygulara yöneliktir. Ancak ilişkiler yalnızca duygulara yönelik olmaz. Profesyonel hayatta bireylerin hayatına pozitif yönde etki etmek adına kurulan bir ilişki türü olan terapötik ilişki, bireylerin psikolojik problemlerinin çözümü doğrultusunda danışan ile danışman arasında kurulan özel bir ilişkidir. Bu özel ilişki, iki tarafın da birbirini tanıması, danışmanın danışanın sorunlarının çözümü için belirleyeceği en iyi yolları güven ve dayanışma içerisinde sürdürmesidir.

 

Terapötik İlişki Nasıl Kurulmalıdır? Terapötik İlişkinin Kuralları Nelerdir?

Terapötik ilişki için aynı zamanda kişinin sosyal hayatında kurduğu ilişkiden bağımsız olarak kurulan profesyonel bir ilişki türü denebilir. Danışman ile sağlıklı bir ilişki kurulması için kişinin kendini açık ve özgürce ifade etmesi çok önemlidir. Öte yandan terapötik ilişki, belirli etik kurallar etrafına çerçevelenmesi gereken, mahremiyetin önemli olduğu bir ilişkidir. İlişkinin kurulmasındaki amaç; danışmanın, danışan kişinin iç dünyasını keşfetmesi ve sorunlarına odaklanarak kişinin farkındalığını artırması yönündedir. Bu ilişkinin filizlenebilmesi için uyulması gerekli çok önemli unsurları içinde barındırır.

 

Bunlardan bazıları şunlardır;

-Terapist terapi süresince danışanın kendisi dışında ailesinden yakınlarından ya da arkadaşlarından kişilerle danışanın bilgisi ve izni olmadan görüşmez.

-Terapist ile seans saatleri dışında acil durumlar dışında ilişki kurulmaz.

-Terapist hediye kabul etmez. (Hediye verme gibi eylemler kendini gösterdiğinde bunlar terapi süreci çerçevesinde anlamlandırılmaya çalışılır.)

– Terapist sosyal ortamlarda ve sosyal ilişkiler içinde danışan ile birlikte yer almaz. Hatta dış ortamlarda rastlanıldığında danışanın gizlilik kuralı çerçevesinde güvenliği uyarınca selamlaşma ve konuşma ortamından uzak kalmak terapistin eğilimi olacaktır.

– Terapist terapisini yürüttüğü danışanın yakını olan birinin terapisinin sorumluluğunu üstlenmez.

-Terapinin yapılacağı zaman diliminin önceden belirlenmiş olması,

-Görüşmenin terapiye uygun ve dikkat dağıtmayacak bir oda içinde gerçekleşmesi gibi detaylar çok mühimdir.

Terapötik ilişki içerisinde gizlilik çok önemlidir. Danışmanın sorunlara tarafsızca ve sonuç odaklı yaklaşması çok önemlidir. Terapötik ilişki; sosyal ilişkilerde olduğu gibi bir samimiyet içermez. Bu sebeple de özel hayatta görüşülen kişilerle danışman dahi olsa seans yapılmamalıdır. Tamamiyle profesyonel, sonuç odaklı, güven çerçevesi içerisinde ve yalnızca danışan ile danışman rollerinde olunmalıdır.

 

Terapötik İlişkinin İletişim Teknikleri Nelerdir?

-Yakından İlgilenme:

Danışman; danışanının düşüncelerinin önemli olduğunu ona hissettirmelidir. Bu, yakından ilgilenme tekniği ile gerçekleştirilir. Danışanın kendine güveninin artması, daha özgürce konuşması için danışan ile yakından ilgilenmek çok önemlidir.

-Konuşmaya Açık Davet:

Danışmanın danışana açık uçlu sorular sormasıyla danışanının kendisine açılmasını ve konuları açıkça anlatmasını sağlamaya yarayan bir yöntemdir. Danışman ne kadar açık uçlu sorular sorarsa, danışanı da anlatmak istediği konuyu geniş perspektifte anlatabilir. Danışanın kaygılarını ve korkularını ortaya çıkartmak için bu teknik çok önemlidir. Danışmanın “Bu size nasıl hissettiriyor?” ya da “Bu düşünceler size neyi çağrıştırıyor?” gibi açık uçlu soruları sorması, danışanın verimli bir danışmanlık deneyimi geçirmesi için önemli parçalardır.

-Asgari Düzeyde Teşvik:

Danışmanın daha az konuşup, danışanın daha fazla konuştuğu tekniktir. Bu teknikte danışman, konuşmasını minimum derecede tutarak danışanı daha fazla konuşmaya teşvik etmeyi amaçlar. Arada anahtar kelimeler söyleyerek danışanın konuşmasını destekler. Bu şekilde danışan, anlattığı konularda daha açık ve detaylı olabilir.

-İçeriğin Yansıtılması:

Danışanın anlattığı olayların ona geri yansıtılması tekniğidir. Bu sayede danışan, danışmanının onu dinlediğini anlar ve düşüncelerini daha net ifade edebilir.

-Sessizlik:

Sessizlik; her ilişkide önemli olduğu gibi, terapötik ilişkide de önemlidir. Danışman bazen sessiz kalarak danışanının düşüncelerini toparlamasına, kendi iç dünyasında düşüncelerini daha belirgin hale getirmesine yardımcı olur.

 

Terapötik ilişki, danışman ile danışan arasında; gizlilik, güven ve mahremiyet konuları çerçevesinde oluşan bir bağdır. Danışanın kendini güvende hissetmesi, özgürce konuşabilmesi ve kendi iç dünyasını yansıtabilmesi problemlerinin çözümü açısından çok önemlidir.

 

Eğer siz de herhangi bir konuda profesyonel desteğe ihtiyaç duyuyorsanız profesyonel ekibimizle www.psikolojiantalya.com adresinden, +90 555 101 51 15 veya +90 552 606 22 26 telefon numaraları üzerinden bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Terapötik İlişki ve Önemi