Baskı, aslında toplum kurallarının kemikleştirdiği ve bireyler üzerinde etkisini gösteren bir kavramdır. Baskı altında büyüyen bireyler, baskı altında büyüyen nesiller yetiştirirler ve elbette bu kuralları kendi çocuklarına da uygularlar. Toplumumuzda özellikle kız çocukları erkek çocuklarına oranla daha çok baskılanırlar. Kız çocukları için uygulanan aile baskısı bireyin ergenlik, gençlik ve yetişkinlik dönemlerinde de etkili olur ve kendi istediği hayattan çok, toplum ve ailesinin istekleri üzerine kurgulanmış bir hayatı yaşamak zorunda bırakılırlar.
Aile içinde düzgün otur, eve erken gel, kiminle buluşuyorsun, erkek arkadaşın kim, nereye gidiyorsun? Gibi sorgu cümleleri, genellikle birey evlenene kadar sürer. Ailesi, bu davranışları kızını korumak için yaptığını öne sürse de aslında kendileri de bu yetiştirilme tarzı ile yetiştirilmiş bireyler olarak bu etkinin altındadırlar ve çoğu zaman hiç sorgulamadan bu davranışları sürdürürler.
Nesilden nesile aktarılan davranışlar, travmalarıyla birlikte sürekliliğini devam ettirir. Kız çocuğunun annesine, anneannesi tıpkı bu şekilde yaklaşmıştır. O dönemde anneannesi annesine; eve erken gel, erkeklerle buluşma veya bu kıyafeti giyip dışarı çıkamazsın demiştir. Annesi, anneannesinin davranışlarından hayli bunalmış, üzülmüş belki ağlamıştır ancak kendi anne olduğunda da bu davranışları bilinç dışı olarak kendi kızında da tekrarlamaya başlamıştır. Kendi başına karar veremeyen, her davranışına şüphe ile yaklaşılan bir kız; onay arayıcılık şemasına muzdarip olarak ileriki yaşamında da çok emin olduğu konularda bile başkalarından onay bekler hale gelebilir. Güvensizlik problemleri yaşayabilir, baskıdan kaçabilmek adına yanlış bir evlilik yapabilir, depresyon, anksiyete gibi psikolojik problemlerle karşılaşabilir. Kendi hayatını istediği gibi yaşayamadığı için, içinde kalan pek çok ukte ile hayatına devam edebilir. Bu baskılanma, aynı zamanda cinsel hayatını da olumsuz yönde etkileyebilir. Vajinismus, tiksinme, isteksizlik gibi hem kendi hem de eşinin cinsel yaşamını olumsuz etkileyecek duygular içerisinde olabilir. İleride bir gün birey kız çocuğa sahip olduğunda asla onlar gibi yapmayacağım dese bile, bir yerlerde o izleri taşıyor olacaktır. Ancak bu döngüyü kırmak, hem psikolojik olarak yaşanılan travmaları atlatmak hem de hayalini kurduğu ideal ebeveyn olmak doğru psikoterapi ekolleri ile mümkündür. www.psikolojiantalya.com internet sitemizi ziyaret ederek veya +90 0555 101 51 15 veya +90 552 606 22 26 telefon numaralarımızı arayarak bizimle iletişime geçebilirsiniz.